517
- ECE ÇALIKOĞLU
ecem-41@hotmail.com
(535) 360
15 74
Bizim
yaşadıklarımızı birkaç kelimeyle sınırlayıp özetlemek mümkün
mü? Biz anlatılması güç, yaşanması zevk veren olaylar yaşadık!
Gözümüzden yaş gelinceye kadar güldüğümüz anlar, bir türlü
sonu gelmeyen muhabbetlerimiz ve her ders çınlayan kahkahalarımız.
Unutulması güç birbiri arkasını izleyen olaylar. Kısa süre içinde
gelişen bu dostluğumuz öyle sağlam temellere oturtmuşuz ki yaşadığımız
ayrılık bizi koparamadı ve biz ayrılığın acısını çıkarırcasına
birbirimize bağlandık. Paylaşılmışların ve paylaşılacakların
anısına unutulmamak ve cimcime arkadaşımın gözlerindeki ışığı
hiç yetirmemesi dileğiyle.
DİLŞAN
Bir senelik ayrılıktan sonra yine birlikteyiz. Dostluğumuzdan,
sevgimizden hiçbir şey kaybolmaksızın. Pek çok şeyi beraber
öğrendik, acı çekmenin ne demek olduğunu gülerken ağlamayı,
küçük şeylerden mutlu olmayı pizzanın altından böcek çıkabileceğini
dahi hep birlikte öğrendik. Güzel dostluklar zorlu duraklardan
geçer ve damla damla birikir. Ayrı geçirdiğimiz bir sene bu
zorlu dostluğumuz olsa gerek. Ve biz her şeye rağmen beraberiz,
içimizdeki bu sevgiyi hep yaşatmak, dostluğumuzu damla damla
biriktirmek için.
ZEHRA
İlk tanıştığımız gün "kim bu şirin kız" diye düşünmüştüm.
Sonra tanıştık ve zamanla alıştık birbirimize. Yaptığın çılgınlıklar
(benim hiç yapamayacağımı yapıp attığın ilk adım) ve paylaşılan
güzelliklerle dolu günler geçip gitti. Kötü bir şekilde araya
giren ayrılıkla uzaklaştık birbirimizden. (Az mı sorduk seni,
nereye gittiğini öğrenmek için) İşte yeniden birlikteyiz. Gelecekte
de eski grubumuzla birlikte yine eskisi gibi.
ÇAĞLA
Bir ara gözlerden uzak kaldın ama yeniden aramıza geri döndün.
İyi ki döndün Ece. Sessiz, sakin ve sabırlısın. Buda seni çok
özel kılıyor. Her zaman yardımsever ve güler yüzlü olman seni
insanlara baya yaklaştırdı. Bu özelliklerini hiç kaybetmemen
dileğiyle ..
CUMHUR
Minik ve sevimli bir kız. Hemen her türlü insanla anlaşabildiğin
için benimle de hemen anlaştın. Güzel bir arkadaşlık oluşturduk.
Ama istenmeyen nedenlerden dolayı ayrılmak zorunda kaldın. Tabii
bu hiçbir şeyi değiştirmedi. Sen yine aynı sen, bende aynı ben.
Umarım her ikimizde bu benliğimizi hep korur ve hiç değiştirmeyiz.
Seni özleyeceğimden emin olabilirsin. Yüzündeki o içten gülümsemenin
yok olmaması dileğiyle...
EMİNE
Sıra arkadaşım;
Bu sene tam yalnızlık buhranlarına girdiğim anda yanıma geldin.
Sınıf ortamına bu kadar çabuk ayak uydurman takdire değerdi.
Çok anlayışlı ve iyi bir insansın. Nezaketen de olsa yaptığım
esprilere hep gülüyorsun. Senin o neşeli tavırlarının daima
sürmesini umuyorum, başarı ve mutluluklar, arkadaşın.
OĞUZ
Kara böceğim... Seninle arkadaşlığımız lise 1'de başlamıştı.
Okula geldiğin ilk gün kanım ısınmıştı sana ama arkadaşlığımız
ilerlemeye başlamıştı ki okuldan ayrıldın Bu sene tekrar döneceğini
duyunca çok sevindim. Çünkü, arkadaşlığımız kaldığı o güzel
ve sıcak yerden daha ilerilere taşıyabilmek için bir fırsattı
bu. Seni hep o sevimli, cana yakın, minik halinle hatırlayacağım
ve hiç unutmayacağım
İREM
Kara kıza;
Seninle aynı sene gelmiştik. Çoğu zaman aynı şeyleri yaşadık.
Çok sıkıldığımız zamanlar oldu. Yavaş yavaş ısınmaya başlamıştık
ki bak bitiyor. Buraya kadarmış kara kız. Umarım hayatta hep
bize güldüğün gibi gülersin.
AHSEN
Güzel, sevimli, neşe dolu... Bu üç sıfatın beraber bulunduğu
ender insanlardansın. Dönüşün beni çok sevindirdi. Gönül ister
ki hiç gitmeseydin. Ama bazı şeylerin önüne geçilmiyor. Umarım
geçmişte yaşadıklarımız, gelecektekilerin de aynası olur.
EBRU
Lise 1'deyken sınıfa gelen kara kızdın sadece. Sonraları dostluğumuz
gelişti, iyi bir yere gelebildi belki ama araya engeller girdi
Bir senelik a zaman diliminde de olsa çok şeyler yaşadık. Sana
zorla insanlar mı ayarlamaya çalışmadım! Hoşumuza gitmeyen insanları
mı çekiştirmedik bütün geçmişimizi 1-2 derse sığdırmadık. Acısıyla,
tatlısıyla geçen 1 yıldan sonra ara verdik dostluğumuza zorunlu
ayrılış nedeniyle. Ama yine aynı okuldayız. Aynı şeyleri tekrar
yaşayamayacak olsak ta benim için hep özel bir yerin var. Kendine
iyi bak ve beni unutma! Çünkü unutulmayacaksın.
PELİN (Öz)
Seni çok yakından tanımıyorum ama sempatinle, sınıfa hemen ayak
uydurmanla, cana yakınlığınla dostluk haneme seni de ekledim.
Geçmişte karşılaşmadık ama gelecekte mutlaka karşılaşmak isterim.
İzmir'de başarılı bir hayat seni bekliyor.
TÜLUĞ
9/A'da tanışmıştık. Nereden bilebilirdim ki senin böyle sevimli
ve dostça bana yaklaşacağını. Nasıl olduğunu anlamadan başladı
arkadaşlığımız, buna bir süre ara vermiş olsak da, bence hiçbir
şey eksilmedi. Umarım yüzündeki gülümsemeyi hiç kaybetmezsin.
GÖZDE F.
Senin gibi dost canlısı, sevimli bir kız hiç unutulur mu? Emin
ol hiç unutulmayacaksın. Belki tanışalı kısa bir süre oldu ama
çok şeyi paylaştık. Hep mutlu ol.
GÖZDE U.
Seni tanıyalı daha fazla olmadı ama o kadar sevecensin ki seni
sevmemek elde değil. Liseden sonra selpakların en azından 2-3
gün idare eder. Bütün hayallerini gerçekleştirmen ve hep mutlu
olam dileğiyle....
GÖKSUN
Tatlı dilin, güler yüzün, sıcaklığın, sevecenliğin ve yardımseverliğinle
çok şirin bir insansın. Yeniden aramıza katılmana çok sevindik
Her şey gönlünce olsun.
BEGÜM & DİLEK
Sen gelmeden fısıldanmalar başlamıştı. "Ece geliyormuş!"
diye. İşin kötüsü herkes Ece'yi tanıyordu da, ben? Bir o yana
bir o yana koşuşturup Ece'yi herkesten birkaç kelime toplayıp
tamamlamaya çalışıyordum. En sonunda kendimce bir Ece kurmuştum
kafamda. Ama o günler geçtikçe gelmemeye inat ediyordu sanki.
Sonra birden (hatta aniden) sabah şarkılarımı mırıldanırken
(pek mırıltıda sayılmazdı ya) apansız karşılaştım onunla. İleride
etrafına toplanmış, yaşanmamış günlerinin acısını çıkartıyordu
bizim kızlarla. Ben şaşırmıştım, sende şaşkınca benim halime
gülümsemiştin. İşin tuhafı, günlerdir kafamda kurduğum Ece olarak
çıktın karşıma. İyi niyetli, güler yüzlü, can dost ve tam anlaştığım
burç olan kova olarak beliriverdin yanımda. Hızlı yaşamıma ayak
uydurabildin dostum. Benim kötü anımda ortak oldun hüzünlerime,
her mutlu olup, coştuğum anlarımda ise sende neşelendin benimle.
Ne bana verdiğin o can kurtarıcı tarzı mesajlarını, ne de İstanbul'da
yaşadığım o olayın ardından bana verdiğin öğütleri unutabilirim.
Şimdi 2 dilek diledim. Dilekler söylenmez ama çatlarım. Birincisi;
Hayatın boyunca hep böylesi sempatik kalman, ikincisi; malum
koca İstanbul'da benim onu bulmam.
ESİN
Yıllardır birbirimizi tanıyoruz ama bu sene dost olabildik.
İçtenliğin ve mütevazılığınla herkesin sevgisini kazandın. Hayatın
boyunca mutluluklar.
UMUTCAN
Ortaokuldaki ufak, kara kızı lisede de görünce pek sevinmiştim.
Lise I'de ozel bir günde hoca sınıfa kimin sesi güzel gitar
eşliğinde şarkı söyler dediğinde "Hocam ben okurum"
(kendine pek güvenerek) demen çok komik gelmişti. (Belki sende
tahmin etmiyordun ciddiye alacaklarını ama hiçte fena değildin)
O felaketin ardından sen de benim gibi 1 sene uzak kaldın okuldan
ama artık burdayız. Bu esmer minik kız hep aklımda kalacak.
IŞIL
Aynı yerde ve aynı şeyleri yaşadık seninle. Belki bu yüzden
bu kadar iyi anladık birbirimizi. Otobüste gide gele öyle çabuk
kaynaştık ki seninle. Aynı yerin insanlarıyız. Görüşmek üzere
demiyorum bu yüzden. Her şey istediğin gibi olsun.
MELİSA
Eciş, Bücüş;
Seninle hazırlıkta bandıra bandıra yaptık. Kimin aklına gelirdi
ki tekrar aynı okulda ve aynı sınıfta buluşacağımız. Hep böyle
tatlı ve içten kal. Hayatın boyunca gönlünden geçen her şey
sevgin kadar güzel olsun.
DUYGU
Bu sene tanıştık seninle ama ben sana çok çabuk ısındım. Birlikte
telefon sapıklarımıza sapıklık yaptık. Çok tatlı ve iyi kalplisin.
Herkesle arkadaşsın bu yüzden seni çok seviyorum. Yüzündeki
bu gülücükler hiç eksik olmasın. Hiçbir şeyin seni üzmesine
izin verme.
SEDEF
Seninle birazda olsa aynı duyguları paylaşıyoruz. Çünkü ikimizde
yeni geldik. Beni anladığını sanıyorum. Tanıştığımızdan beri
bana öyle iyi davranıyorsun ki sanki yıllardır tanışıyor gibiyiz.
Amaçların büyük, umarım bunlara hemen kavuşursun. Hep böyle
sevecen olmaya devam et ve sıcacık gülümsemeni sakın yitirme.
SELEN
Güzel Ecem;
Seni ilk defa ilkokulda babam beni senin yanına oturttuğu gün
tanıdım. 89 senesi. 2001'deyiz. 12 sene dolu dolu. Demek o gün
o kadar bağlanmışız seninle. Her şeyi yeri geldikçe hatırlıyorum.
Bir yıllık ayrılık ikimize de çok koydu ama yine buluştuk. Gelecek
yıllarda bu bir yıllık ayrılığın acısını faiziyle çıkaracağız.
Gittiğin zaman en çok neye üzüldüm biliyor musun, şu son senemizde
birlikte oturup çalışamayacağız diye. Ama olmadı, şans bizimle.
Çocukluğumuzu geçirdiğimiz sizin ev belki yok artık ama anılar
hala orda. (hep bizimle) İlkokulda sana hediye aldığım kot kalemlikler
bile sende. Mutfak sohbetlerimiz, şeker komalarımız, fallarımız,
kahvelerimiz, mercimekli köftelerimiz hayal gücümüz (İngilizce,
Tıp, Astronomi ve Uzay Bilimleri) kitaplarımız, aşklarımız...hala
orda. Derdik ya "Her geçen yıl yeni bir şeyler öğreniyoruz"
diye. Sen yanımda olmadığın zaman sana ne ihtiyaç duyduğumu,
sana ne kadar alıştığımı fark ettim. Ama zor zamanları beraber
aşacağız. Dostum benim. Artık hayat bizi değil biz hayatı beraber
yöneteceğiz. Zaman gelecek bir bakacağız yetişkin olmuşuz, o
zaman da buluşup heyecanlı sohbetler yapacağız. Zaten hep hayalini
kurardık. Bazı hayallerimiz gerçekleşmedi ama ben hep derdim
"Her şeyde bir hayır vardır!" Yaptığımız hiçbir şeyden
pişmanlık duymadık. Aradıklarımız farklıydı ve belki de bize
göre hiç değildi. Senin içinde hala bir Özece olduğunu çok iyi
biliyorum. Sen ne kadar inkar etsen de. Her neyse... Bizim hala
umutlarımız var. Daha kaç yaşındayız ki!
"Yeni yelkenler açtık Yeni hayatlara
Yeniden birlikte olmaya"
Bak oldu işte, ben dememiş miydim.
FIRTINA